Translate

16 Haziran 2017 Cuma

TÜRKİYE'DE DİNİ OLUŞUMLAR

Dr. Tuğrul Baykent.
Kaynak: http://www.ekitapozeti.com
Tarihimiz boyunca din ve dini oluşumlar devletimiz için bir tehdit oluşturmamıştır. Tehdit dini kullanan siyasal yapıdan kaynaklanmıştır. T.C. Devleti bir hukuk devletidir. Yasalarımıza göre tarikatlar yasal değildir. Türkiye'de "Sivil Toplum Örgütleri" adı altında vakıflar, dernekler, odalar vb. kuruluşlar vardır. Bu kuruluşların hepsinin ayrı, ayrı yasaları vardır. Ve Türkiye'deki dini oluşumlar da yasal olarak, vakıf ve dernek adları altında teşkilatlanmışlardır. Dolayısı ile zaten birer sivil toplum örgütü gibidirler. Şayet bu kuruluşlar kuruluş amaçları dışında çalışırlarsa, hukuk devleti gereğini yasal olarak yapmaya muktedirdir.Genel sonuç olarak;
- Dini oluşumların nedeni din değildir. Dini oluşumların temel kaynağı bizatihi insanın kendisidir.- Siyasi gruplarca ;. Siyasal adaletsizliklerin giderilmemesi,. Rejim değişikliğini hedef alan kuruluşların yasaları istismar etmesini önlemek için, anayasal ve yasal mevzuattaki boşlukları giderilmemesi,. Gelir dağılımındaki aşırı dengesizliğin engellenmemesi,. İşsizliğin asgari düzeye indirilememesi,. Eğitim sisteminin yetersizliğinin düzeltilememesi, . Vergi adaletinin sağlanamaması,
Sivil toplum örgütü sayılan vakıf ve derneklerin parasal kaynaklarının amaçları doğrultusunda kontrol altında tutulamaması,. Yazılı ve görsel basın ve yayın organlarının yalan ve iftiraya dayalı yayınlarının önlenememesi, bazı komşu ülkelerin rejim ihraç faaliyetlerinin önlenememesi, Türk milletinin milliyetçilik duygularına, örf ve adetlerine ve dinine bağlılığının psiko- sosyal açıdan yapılan baskılarla yıpratılmasının önlenememesi, devletin gücünü azaltır. Böylece, devletin yapamadıklarını kendi olanakları ile gerçekleştirmeye çalışan dini kullanan veya kullanmayan, yasallık kılıfı altında veya yasal olmayan, oluşumlar ortaya çıkar.-
Şiddeti ve terörü kullanan, dini olsun veya olmasın bütün örgütler hukuk dışıdır. Ve T.C. yasalarınca cezalandırılır.-Dini kullanan veya kullanmayan, hiçbir örgüt Anayasamızın değiştirilemez maddeleri gereğince rejim değişikliğini esas alamaz.- Devleti ele geçirmek için, devlet içinde açık veya gizli örgütlenme çalışmaları yapan hiçbir kuruluş veya örgüt masum sayılamaz. Bu husus da yasalarca cezalandırılır.- Bunun dışında yasal olan dini oluşumlar, devletimizin bekası ve milletimizin refahı açışından bir tehdit değildir.Devlet, yasalar çerçevesinde, diğer bütün sivil toplum örgütlerinde olduğu gibi yasal olan dini oluşumların da;. İşsizliğin önlenmesi,. Vergi, gelir ve eğitim konusundaki adaletsizliklerin giderilmesi,. Demokrasinin geliştirilmesi,. Psiko-sosyal açıdan gerçek dinin anlatılarak ahlaki değerlerin yükseltilmesi, ahlakisapmaların giderilmesi,- Atatürkçü düşünce sisteminin, özellikle milliyetciliğin ve laikliğin güçlendirilmesi,- İnsan haklarının korunması, konularında çalışmalar yapmasına karışmamalı, hatta yasalolarak teşvik etmeli, ancak olası sapmaları da alacağı tedbirlerle kontrol altında tutmalıdır.

14 Haziran 2017 Çarşamba

AMACIMIZ


Dr. Tuğrul BAYKENT
14.06.2017
Değerli okurlarımız,
Her insan, milliyeti, ırkı, dini, dili, mezhebi ne olursa olsun, yaşamları süresince bir çok olay, faaliyet,  ile karşılaşmakta, toplumsal veya sosyal hayatımızla ilgili, öğretici, bilgilendirici, akılcı, güldürürken düşündürücü bir çok bilgilere ulaşmaktadır. İşte bizim bu blogun amacını bu ana fikir oluşturmaktadır.
Yaşamımız boyunca, elde ettiğimiz bu yararlı, doğru ve dürüst bilgiler, bir yerlere kayıt edilerek, kişilerce özel olarak saklanmaya çalışılmakta, bazen en yakınlarımız ile bile paylaşılmamakta, belli bir süre sonra da kaybolup gitmektedir.
Bu blog herkese açık bir blogdur. Herkes yazabilir. Sosyo-kültürel açıdan doğru veya faydalı olduğuna inandığınız bütün bilgiler, derlemeler, düzenlemeler burada yayınlanabilir.
Öte yandan bu blokta yayınlanan bilgiler, dünyanın büyük arama motorları tarafından da kayda geçecek ve belki de asırlar boyu kaybolmayacaktır.
Değerli okurlarımız, lütfen bu bakış açımız doğrultusunda bize öğretici, bilgilendirici, akılcı, güldürürken düşündürücü bilgiler gönderiniz. Teşekkür ederiz.

HALİL İBRAHİM BEREKETİ....



Mine BERKAN
13.06.2017
   Vaktiyle Birbirini Çok Seven İki Kardeş Varmış.Büyüğü Halil. Küçüğü ise İbrahim...Halil, evli çocuklu.İbrahim ise bekârmış...Ortak bir tarlaları varmış iki kardeşin...Ne mahsul çıkarsa, iki pay ederlermiş.Bununla geçinip giderlermiş..Bir yıl, yine harman yapmışlar buğdayı. İkiye ayırmışlar.
İş kalmış taşımaya.Halil, bir teklif yapmış :
- İbrahim kardeşim; Ben gidip çuvalları getireyim. Sen buğdayı bekle.
- Peki, abi demiş İbrahim...
Ve Halil gitmiş çuval getirmeye... .O gidince, düşünmüş İbrahim:
-Abim evli, çocuklu. Daha çok buğday lazım onun evine, Böyle demiş ve kendi payından bir miktar atmış onunkine...
Az sonra Halil çıkagelmiş.
- Haydi İbrahim. Demiş, önce sen doldur da taşı ambara.
- Peki abi.
İbrahim, kendi yığınından bir çuval doldurup düşer yola. O gidince, Halil düşünür bu defa:
Der ki:
- Çok şükür, ben evliyim, kurulu bir düzenim de var.Ama kardeşim bekâr.O daha çalışıp, para biriktirecek. Ev kurup evlenecek.
Böyle düşünerek, Kendi payından atar onunkine birkaç kürek. Velhasıl, biri gittiğinde, öbürü, kendi payından atar onunkine. Bu, böyle sürüp gider.
Ama birbirlerinden habersizdirler.
Nihayet akşam olur.Karanlık basar.Görürler ki, bitmiyor buğdaylar.Hatta azalmıyor bile.
Hak teala bu hali çok beğenir. Buğdaylarına bir bereket verir, bir bereket verir ki...Günlerce taşır iki kardeş, bitiremezler.
Şaşarlar bu işe...Aksine çoğalır buğdayları. Dolar taşar ambarları.
Bugün "BEREKET" denilince, bu kardeşler akla gelir. Bu bereketin adı:
"HALİL İBRAHİM BEREKETİ"dir .
(Dr.TB);  Allah, alın teri ile çalışan, dürüst mücadele eden her kese "Halil-İbrahim Bereketi"versin.





AMERİKAN DOLAR İMPARATORLUĞU...

Düzenleyeen; Ayşın Dinçer, 11.12.2017 (Ahmet Bülbül den alıntıdır) Amerikan Halkının Ingiltereye karşı isyanı, 1776 yılına kadar sür...